Tükenmişlik Sendromu: Sessiz Bir Salgın
Sürekli üretmeye zorlanan bir dünyada tükenmişlik sessiz bir salgın haline geldi. Peki, bu sarmaldan nasıl çıkılır?

Psk.Melike Ürküt
senbiryazarsin@gmail.com -
Modern Hayatın Görünmeyen Yükü
Modern hayatın hızlı temposu, insanlara yalnızca iş yükü değil; aynı zamanda görünmez bir duygusal yük de yüklüyor. Özellikle genç kuşak, sürekli üretmeye, başarılı olmaya ve “hep daha fazlasını başarmaya” zorlandığı bir düzende yaşıyor. Bu baskının sonucu olarak giderek daha fazla insan, psikolojide “burnout” olarak adlandırılan tükenmişlik sendromuyla karşı karşıya kalıyor.
Tükenmişlik Nedir?
Tükenmişlik, yalnızca yorgunluk değildir. Araştırmalar, bu sendromun üç temel belirtisini ortaya koyuyor:
- Bitmeyen bir duygusal yorgunluk,
- Kişisel başarı duygusunun azalması,
- Çevreye karşı gelişen duyarsızlık.
Bu tablo, sadece iş hayatını değil, kişinin sosyal ilişkilerini, aile bağlarını ve kendi benlik algısını da derinden sarsıyor.
Pandemi Sonrası Etkiler
Özellikle pandemi sonrası dönemde uzaktan çalışma, belirsizlikler ve ekonomik kaygılar, tükenmişliği daha görünür kıldı. İnsanlar sürekli “işte var olma” mücadelesi verirken, içsel kaynaklarını tüketiyor. Ne yazık ki tükenmişlik çoğu zaman fark edilmiyor; çünkü toplum, dinlenmeyi değil, sürekli üretmeyi ödüllendiriyor.
Çıkış Yolları
Psikoloji bize şunu hatırlatıyor: Dinlenmek bir lüks değil, bir ihtiyaçtır.
Tükenmişlikle başa çıkmanın en önemli yolları ise şunlardır:
- Sınır koyabilmek,
- Sosyal destek aramak,
- Kendine gerçekçi hedefler belirlemek.