Gençlerde Cinsel Deneyim ve Risk Algısı
Gençlik dönemi, bireyin hem sosyal hem de psikolojik anlamda farkındalık kazandığı, kimliğini inşa etmeye başladığı bir süreçtir.

Ceren Çeliker SOSYOLOG
senbiryazarsin@gmail.com -Anlık Haz ve Toplumsal Tabular
Günümüzde genç bireyler çoğu zaman anlık haz peşinde koşmaktadır. Bunun yanında ülkemizde cinsellik hâlâ bir tabu olarak görülmekte ve açıkça konuşulmaktan kaçınılmaktadır. Bu durum, gençlerin cinsel deneyimlerinde hem bilgilenme hem de bilinçlenme süreçlerini doğrudan etkilemektedir.
Gençlik Döneminde Cinsellik
Gençlik dönemi, bireyin hem sosyal hem de psikolojik anlamda farkındalık kazandığı, kimliğini inşa etmeye başladığı bir süreçtir. Ergenlik ile başlayan bu dönem, bedeni tanıma ve keşfetme süreci olarak da tanımlanabilir. Doğal olarak cinselliğin ve ilk cinsel deneyimlerin yaşandığı bir dönemdir.
Cinsel deneyimin başlangıç yaşı, bireyin sosyoekonomik düzeyi, aile yapısı, cinsiyeti, dini ve kültürel değerleri gibi pek çok faktöre bağlıdır. Bununla birlikte, cinselliğin tabu olması ve aile içinde konuşulmaması gençleri doğru bilgi kaynaklarından uzaklaştırmakta; çoğu zaman medyadan edindikleri bilgilerle hareket etmelerine neden olmaktadır.
Gençlerin Risk Algısı
Risk algısı, bireyin bir davranışın olası olumsuz sonuçlarını fark etmesi ve buna uygun tedbirler alabilmesiyle ilgilidir. Özellikle ergenlik ve gençlik dönemi, riskli davranışların en yoğun yaşandığı süreçtir. Bu süreçte kişilik özellikleri, sosyal çevre, aile yapısı ve eğitim durumu risk algısını doğrudan etkilemektedir.
Dijital çağın getirdiği hızlı bilgi akışı ve sosyal medya da gençlerin riskli davranışlar sergileme olasılığını artırmaktadır. Bu nedenle gençlerin cinsellik ve cinsel deneyimlerinde risk algısı kritik bir öneme sahiptir.
Cinsel Deneyimlerde Risk Türleri
Cinsel deneyimlerde ortaya çıkabilecek riskler biyolojik, psikolojik ve sosyal olmak üzere üç grupta ele alınabilir:
- Biyolojik riskler: Cinsel yolla bulaşan hastalıklar (HIV, HPV vb.)
- Psikolojik riskler: Travma, pişmanlık, özgüven kaybı, kaygı
- Sosyal riskler: Akran baskısı, damgalanma, aile içi çatışma, sosyal dışlanma
Genç bireyler çoğu zaman bu risklerin farkında olsalar bile “bana bir şey olmaz” düşüncesiyle hareket edebilmekte ve anlık haz uğruna gerekli tedbirleri göz ardı edebilmektedir.
Sonuç: Bilgi ve Farkındalık
Cinsellik konusunda doğru ve sağlıklı bilgilerin aile içinde paylaşılması, gençlerin risk algısını güçlendirmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Toplumsal roller, dini ve kültürel değerler, mahremiyet ve namus kavramları bu algıyı şekillendiren diğer önemli faktörlerdir.
Gençlerin cinsel deneyimlerinde bilinçli hareket edebilmeleri için hem ailelerin hem de toplumun açık, sağlıklı ve doğru bir iletişim dili geliştirmesi gerekmektedir.