Sessiz Çatışmalar: Aile İçi İletişimin Görünmez Düşmanı
Duyguların ifade edilmediği, ima ve suskunlukla büyüyen çatışmalar aile bağlarını sessizce tüketir.
Uzm.Psk.Esra Çelik
senbiryazarsin@gmail.com -
Sessiz Çatışma Nedir?
Sessiz çatışmalar; aile bireylerinin doğrudan tartışmak veya açıkça dile getirmek yerine, anlaşmazlıklarını susarak, mesafe koyarak ya da ima yoluyla ifade etmeleridir.
Özellikle pasif-agresif davranışlarla birleştiğinde, ilişkileri daha da karmaşık hale getirir.
- Konuşmamak için bilinçli olarak görmezden gelmek
- İğneleyici sözler veya dolaylı ifadeler kullanmak
- Çözüm üretmek yerine küserek geri çekilmek
bunların en sık görülen örneklerindendir.
Pasif-Agresif Davranışların Kökeni
Pasif-agresif davranışlar genellikle doğrudan yüzleşmek istemeyen kişilerde görülür.
Çocuklukta duyguların bastırıldığı, aşırı otoriter ya da aşırı kaçınmacı aile yapıları bu tutumun temelini oluşturabilir.
Yaygın pasif-agresif tutumlara örnek:
- “Tamam yaparım” deyip işleri geciktirmek ya da hiç yapmamak
- Kızgınken “Bir şey yok” deyip soğuk tavırlar sergilemek
- Dolaylı mesajlarla empati beklemek ve sağlıksız iletişim kurmak
Sessiz Çatışmaların Zararları
Aile içinde sessiz çatışmaların birikmesi zamanla ciddi sorunlara yol açar:
- Duygusal uzaklaşma
- Biriken öfke ve kırgınlık
- Çocuklarda sağlıksız iletişim kalıplarının öğrenilmesi
- Sağlıklı problem çözme becerilerinin gelişmemesi
Çözüm: Açık ve Sağlıklı İletişim
Sessiz çatışmaların önüne geçmek için yapılabilecekler:
- Açık iletişimi teşvik edin: Duyguları net ve saygılı şekilde ifade edin.
- “Ben dili” kullanın: “Sen hep böyle yapıyorsun” yerine “Bu davranış beni üzüyor” deyin.
- Öfkeyi bastırmayın, yönetin: İçte biriken öfke pasif-agresif davranışa dönüşebilir.
- Empati geliştirin: Davranışların arkasındaki duyguları anlamaya çalışın.
Son Söz
Sessiz çatışmalar ve pasif-agresif davranışlar, aile içindeki iletişimi yavaş yavaş tüketen bir zehir gibidir. Ancak sağlıklı iletişim teknikleri ve gerektiğinde profesyonel destek ile bu döngü kırılabilir.
Önemli olan; duyguların bastırılmadığı, her bireyin kendini ifade edebildiği güvenli bir aile ortamı yaratabilmektir.
– Uzman Klinik Psikolog Esra Çelik
