"Çocuğum neden bu kadar inatçı?” diye üzülmeyin. Aslında bu, düşündüğünüz kadar olumsuz bir durum değil; tam tersine çok sağlıklı bir gelişim işareti.
Bir düşünün: Çocuğunuza yemek yedirmeye çalışıyorsunuz, ama o ısrarla istemiyor. Ödevlerini yapmasını söylüyorsunuz, ağlayarak tepki veriyor. Soğuk havada çorap giymesini rica ediyorsunuz, inadına çıplak ayakla dışarı çıkmak istiyor. Anne baba olarak bu tablolar size zor gelebilir. Fakat unutmayın: Çocuğunuz aslında kendi kimliğini inşa etmeye çalışıyor.
Nesilden Nesile Taşınan Tutumlar
Anne baba olduğumuzda çoğu zaman kendi ebeveynlerimizin bize davrandığı gibi davranırız. Bazen de onların hatalarından ders çıkarıp “Ben öyle yapmayacağım” diyerek tam tersi bir yol izleriz. Ancak fark etmediğimiz nokta şudur: Çocuğu sürekli yönlendirmek, onun dünyasında karmaşa yaratır.
Mesela çorap giymesi için ısrar edebilirsiniz, niyetiniz iyidir. Ama bu ısrar, onun kendi deneyimini yaşamasına engel olabilir. Oysa yetişkinler olarak biz bile hâlâ deneyerek öğreniyoruz. Çocuk da deneyerek öğrenecektir. Çorapsız dışarı çıktığında üşümeyi yaşayacak, bir dahaki sefere kendi isteğiyle çorap giyecektir. Yemek yemeyi reddettiğinde açlığı hissedecek, acıktığında zaten yemeğine dönecektir.
Deneyimlere Saygı
Asıl mesele, çocukların ilk deneyimlerine saygı gösterebilmek. Çünkü bu deneyimler, kişilik gelişimlerinin yapı taşlarıdır. Çocuğunuzun size karşı çıkması aslında “Ben ayrı bir bireyim, kendi seçimlerimi yaşamak istiyorum” demektir. Bu beceri ileride ona hayatı boyunca lazım olacak: Başkalarının karşısında “hayır” diyebilme cesareti.
Güvenli Alanın Önemi
Çocuklarımız bizim en değerli varlıklarımız. Onların her adımında sürekli uyarmak yerine, yanında destek olmak çok daha kıymetli. Aç kaldığında kendi isteğiyle yemeğe yönelen, üşüdüğünde çorap giymeyi tercih eden bir çocuk, hem kendi deneyiminden öğrenmiş olur hem de daha güçlü bir birey haline gelir.
Güçlü birey yetiştirmenin yolu, evde sağlanan güvenli alandan geçer. Çocuk gelişimiyle ilgili kitaplar okumak, uzmanların görüşlerinden faydalanmak bu süreçte bize ışık tutar. Eğer zorluklar karşısında bocalıyorsanız, uzman desteği almak hem size hem de çocuğunuza fayda sağlayacaktır.
Saygı, En Büyük Hediye
Unutmayın: Çocuğumuzun ileride bize saygı duymasını istiyorsak, önce biz onun alanına saygı göstermeliyiz. Ona bırakabileceğimiz en büyük miras, işte bu saygıdır.
Sağlıcakla kalın.