Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Burçin Erdem-Klnk.Psk.
Köşe Yazarı
Burçin Erdem-Klnk.Psk.
 

Dua Etmenin Bedensel ve Psikolojik Faydası

Çoğumuz hayatımızın belli dönemlerinde sıkışmış, çaresiz, hayattan umudunu kaybetmiş, tükenmiş hissetmişizdir. Eğer kadınsak bunu genelde ağlayarak, erkeksek ise çoğu zaman içimize atarak düzeltmeye çalışırız. Bazen ise yapayalnız kaldığımızda, ruhumuz daraldığında bizi rahatlatacak tek şey, dua edip yaratıcıyla ya da herhangi bir inanca bağlı olarak ruhsal temas kurmaktır. Hangi dine ya da inanca mensup olursak olalım, yaptığımız bu dua, meditasyon ya da evrenle konuşma bize iyi gelir. Ve çoğu zaman bunun farkında olmadan, özellikle zor zamanlarımızda yaparız. Peki hiç düşündünüz mü, neden böyle durumlarda dua ederiz? Ve dua ettiğimizde sonrasında zihnimize, beynimize ya da bedenimize ne olur da biz sakinleşiriz? Bilimsel Açıdan Dua ve Beyin Psikoloji araştırmaları gösteriyor ki dua etmek ya da meditasyon yapmak, beynimizin dikkat ve duyguları düzenleyen bölgelerini (prefrontal korteks ve limbik sistem) harekete geçiriyor. Bu süreçte stres hormonu olan kortizol azalıyor. Yani dua, yalnızca manevi bir ritüel değil; aynı zamanda biyolojik olarak da sinir sistemimizi yatıştıran bir eylem haline geliyor. Kontrol Duygusu ve Ruhsal Güven Ayrıca dua ettiğimizde, belirsizlikler karşısında kontrol duygusu hissederiz. Zihnimiz “yalnız değilim, beni aşan bir güce güvenebilirim” diye düşündüğünde kaygılarımız hafifler. Psikolojide buna “kontrol odağını dışsallaştırmak” deniyor. Böylece kendimizi çaresizlik içinde değil, bir anlam bütünlüğü içinde hissederiz. Aidiyet ve Yalnızlıktan Kurtulma Dua etmenin bir diğer yönü de aidiyet duygusudur. Dua ederken sadece kendi iç dünyamıza değil, aynı zamanda görünmez bir topluluğa da bağlandığımızı hissederiz. Kendi dini inancımızı paylaşan milyonlarca insanla aynı anda aynı duyguları yaşıyor olmak, yalnızlık duygumuzu azaltır. İçsel Konuşma ve Ruhun Hafiflemesi Bunun yanında dua, bir tür içsel konuşmadır. Söze dökemediklerimizi, içimizde biriken korkularımızı ve umutlarımızı dua aracılığıyla ifade ederiz. Böylece içimizde taşıdığımız yükleri paylaşır, ruhumuzu hafifletiriz. Dua: Ruhun Doğal Tedavisi Yani aslında dua etmek, psikolojik açıdan bakıldığında zihnimizin stresle baş etme yollarından biridir. Dua ya da meditasyon sırasında beynimiz rahatlama tepkisi verir, duygularımız dengelenir ve kaygılarımız azalır. Bu süreç bize yalnız olmadığımızı hissettirir ve umudu yeniden kurmamıza yardımcı olur. Dua, zor zamanlarda bize hem dayanıklılık kazandırır hem de anlam duygumuzu güçlendirir. Belki de duanın en büyük gücü, ruh sağlığımızı korumada içsel bir kaynak olarak yanımızda durmasıdır. Sevgiyle kalın.  
Ekleme Tarihi: 27 Ekim 2025 -Pazartesi

Dua Etmenin Bedensel ve Psikolojik Faydası

Çoğumuz hayatımızın belli dönemlerinde sıkışmış, çaresiz, hayattan umudunu kaybetmiş, tükenmiş hissetmişizdir.

Eğer kadınsak bunu genelde ağlayarak, erkeksek ise çoğu zaman içimize atarak düzeltmeye çalışırız.

Bazen ise yapayalnız kaldığımızda, ruhumuz daraldığında bizi rahatlatacak tek şey, dua edip yaratıcıyla ya da herhangi bir inanca bağlı olarak ruhsal temas kurmaktır.
Hangi dine ya da inanca mensup olursak olalım, yaptığımız bu dua, meditasyon ya da evrenle konuşma bize iyi gelir. Ve çoğu zaman bunun farkında olmadan, özellikle zor zamanlarımızda yaparız.

Peki hiç düşündünüz mü, neden böyle durumlarda dua ederiz?
Ve dua ettiğimizde sonrasında zihnimize, beynimize ya da bedenimize ne olur da biz sakinleşiriz?

Bilimsel Açıdan Dua ve Beyin

Psikoloji araştırmaları gösteriyor ki dua etmek ya da meditasyon yapmak, beynimizin dikkat ve duyguları düzenleyen bölgelerini (prefrontal korteks ve limbik sistem) harekete geçiriyor.

Bu süreçte stres hormonu olan kortizol azalıyor.
Yani dua, yalnızca manevi bir ritüel değil; aynı zamanda biyolojik olarak da sinir sistemimizi yatıştıran bir eylem haline geliyor.

Kontrol Duygusu ve Ruhsal Güven

Ayrıca dua ettiğimizde, belirsizlikler karşısında kontrol duygusu hissederiz.
Zihnimiz “yalnız değilim, beni aşan bir güce güvenebilirim” diye düşündüğünde kaygılarımız hafifler.

Psikolojide buna “kontrol odağını dışsallaştırmak” deniyor.
Böylece kendimizi çaresizlik içinde değil, bir anlam bütünlüğü içinde hissederiz.

Aidiyet ve Yalnızlıktan Kurtulma

Dua etmenin bir diğer yönü de aidiyet duygusudur.
Dua ederken sadece kendi iç dünyamıza değil, aynı zamanda görünmez bir topluluğa da bağlandığımızı hissederiz.

Kendi dini inancımızı paylaşan milyonlarca insanla aynı anda aynı duyguları yaşıyor olmak, yalnızlık duygumuzu azaltır.

İçsel Konuşma ve Ruhun Hafiflemesi

Bunun yanında dua, bir tür içsel konuşmadır.
Söze dökemediklerimizi, içimizde biriken korkularımızı ve umutlarımızı dua aracılığıyla ifade ederiz.

Böylece içimizde taşıdığımız yükleri paylaşır, ruhumuzu hafifletiriz.

Dua: Ruhun Doğal Tedavisi

Yani aslında dua etmek, psikolojik açıdan bakıldığında zihnimizin stresle baş etme yollarından biridir.
Dua ya da meditasyon sırasında beynimiz rahatlama tepkisi verir, duygularımız dengelenir ve kaygılarımız azalır.

Bu süreç bize yalnız olmadığımızı hissettirir ve umudu yeniden kurmamıza yardımcı olur.

Dua, zor zamanlarda bize hem dayanıklılık kazandırır hem de anlam duygumuzu güçlendirir.
Belki de duanın en büyük gücü, ruh sağlığımızı korumada içsel bir kaynak olarak yanımızda durmasıdır.

Sevgiyle kalın.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ozgunbakis.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.