ANİDEN GELEN SESSİZLİK
Hiçbir çocuk aniden büyümez. Bu bir sessizliktir önce. Gözle görülmeyen, fark edilmesi zor, içe akan bir sessizliktir. Dışarıdan bakıldığında her şey yerli yerindedir. Kahkahalar devam eder, adımlar hâlâ küçük, sorular hâlâ çoktur. Ama bir gün… bir bakarsınız, o kahkaha azalmıştır. O adım duraklamıştır. O sorular içe dönmüştür.
Büyümek Neden Gürültüsüzdür?
Çocuklar sessizken büyür, çünkü büyümek gürültüsüzdür. Ne çan çalar ne alkış kopar. Sadece bir duruş değişir. Gözlerinin içine bambaşka bir anlam yerleşir. Eskiden bir oyun gördüğü yerde şimdi bir gerçeklik hisseder. Eskiden koştuğu yere şimdi düşünerek gider. Kimi zaman bir kayıptan, kimi zaman bir hayal kırıklığından sonra başlar bu sessizlik. Bazen bir “yetişkin lafı” dokunur yüreğine, bazen sadece görülmemek… Anlamadığı şeyin içinde kendini suçlayarak büyür çocuk.
"Uslu" Çocukların Sakladığı Sinyaller
Bize "çok uslu", "çok sessiz", "ne kadar olgun" gelir o çocuklar. Oysa susmak, hep bir şeylerin işaretidir. Çocuk susuyorsa, ya duyulmamıştır ya da duymaktan yorulmuştur. İçinde ne olup bittiğini sormayı bilmeyiz çoğu zaman. Göz göze gelmeden, başını okşamadan geçeriz yanından. Ve biz sandığımızdan daha çok sessizliğin içinden geçip gideriz.
Sessizliğin İçinde Büyüyen Yalnızlık
Bir çocuğun büyümesi bazen kimsenin fark etmediği bir akşam yemeğinde olur. Belki tabağını sessizce topladığı bir gece. Belki hiç sormadığı ama içten içe anladığı bir bakışta. Büyümek, hep içten olur. Ve bazen sessiz kalmak, dünyaya tutulan bir çığlıktır sadece kimsenin duymadığı.
Ebeveynlere ve Yetişkinlere Çağrı: Sessizliğe Kulak Ver!
Öğretmen isen, veli isen, sadece bir yetişkin isen bile… gözlerini dört aç. Sessiz kalan çocuğa kulak ver. Çünkü çocuklar konuşurken oyun oynar. Ama çocuklar sessizken büyür. Ve o büyümenin sessizliği, bazen hayat boyu taşınan bir yalnızlık olur.
Sessizliğe kulak vermek, sadece duymak değil; anlamaktır. Çocukları sustukları yerde sezmeyi bilmektir. Onlara soru sormadan yanında oturmak, cevapsız dahi olsa hissettirmek: “Ben buradayım. Duyuyorum.”
Çünkü bazen bir çocuğun en çok ihtiyacı olan şey… konuşmak değil, konuşabileceğini bilmektir.
Ve unutma, en çok büyüyen çocuk, en az konuşandır. Ve belki de en çok yardıma ihtiyacı olan..
