Son zamanlarda birçok çift aynı şeyleri söylüyor:
- "Eskisi gibi değiliz..."
- "Aynı evdeyiz ama ayrı dünyalardayız..."
- "Birbirimizi anlamıyoruz..."
Peki ne oldu da evlilikler bu kadar zorlaştı? Gerçekten insanlar mı değişti, yoksa evlilik anlayışı mı?
Bir aile danışmanı olarak şunu açıkça söyleyebilirim: Sorun insanların kötü eş olması değil; ilişkilerin doğru yönetilememesidir.
Yakın Mesafe, Uzak Kalpler
Bugün çiftler çok konuşuyor ama az anlaşıyor. Aynı masada oturuluyor, aynı yatağa giriliyor; ama kalpler arasında mesafe var. Telefonlar, sosyal medya, hayat koşuşturması derken evlilikler yavaş yavaş ihmal ediliyor. Kimse kötü niyetli değil ama çoğu kişi yorgun, gergin ve tükenmiş.
Özellikle ekonomik sıkıntılar, geçim kaygısı ve gelecek korkusu çiftleri daha tahammülsüz hale getiriyor. Para yüzünden başlayan tartışmaların altında çoğu zaman "güvende değilim" duygusu yatıyor. İnsan kendini güvende hissetmediğinde daha çabuk öfkeleniyor, daha çabuk kırılıyor.
Geçmişten Gelen Yükler
Bir başka önemli konu da geçmişten gelen yükler. İnsan eşine değil, çoğu zaman çocukluğunda yaşadıklarına tepki veriyor. Terk edilme korkusu, değersizlik duygusu ve güven sorunları bugün kurulan ilişkilerin içine sızıyor. Bu yüzden bazı kavgalar bugünün değil, yılların birikmiş duygularıdır.
İletişim Çatışması: Kazanmak mı, Bağlı Kalmak mı?
İletişim de ayrı bir mesele. Çiftler konuşuyor ama gerçekten dinlemiyor. Biri anlatırken diğeri savunmaya geçiyor. Biri kırılırken diğeri haklı olmaya çalışıyor. Oysa evlilikte önemli olan "kazanmak" değil, "bağlı kalmak"tır.
Peki Çözüm Nerede?
Çözüm, eşinizi değiştirmeye çalışmakta değil; ilişkiyi onarmayı öğrenmektedir.
Evlilik kendiliğinden yürüyen bir şey değildir. İlgi ister, emek ister, zaman ister. Bir çift için günde sadece 15 dakikalık telefonsuz, çocuksuz, televizyondan uzak bir sohbet bile ilişkiyi iyileştirmeye başlar.
- Özür dilemek zayıflık değildir.
- Susmak her zaman huzur sağlamaz.
- Haklı olmak mutlu olmaya yetmez.
Ve en önemlisi: Profesyonel yardım almak utanılacak bir şey değil; bilinçli bir tercihtir. Terapiye sadece "bitti" denildiğinde değil, "düzeltebilir miyiz?" denildiğinde gidilmelidir.
Unutmayalım: Evlilikler bitmez... İhmal edilirse tükenir. Ama iyi haber şu: İhmal edilen her ilişki, doğru ilgiyle yeniden yeşerebilir.
