Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sema Doğantekin-Psikolog
Köşe Yazarı
Sema Doğantekin-Psikolog
 

ANKSİYETENİN GÖLGESİNDE: KAÇINMA, KAYGI VE KİŞİSEL YETENEKLER

​Anksiyete bozuklukları, kişinin günlük yaşamını ciddi biçimde etkileyebilen ve farklı alanlarda işlev kaybına yol açabilen psikolojik rahatsızlıklardır. Bu bozukluklarda birey, kaygı uyandıran durumlardan genellikle kaçınır. Bu kaçınma davranışları zamanla sosyal yaşamı, iş performansını ve akademik başarıyı olumsuz yönde etkiler. Özellikle sosyal anksiyetesi olan kişiler, bir sosyal etkileşim sonrasında kendilerini ve davranışlarını aşırı derecede analiz edebilir, utanç, suçluluk ve pişmanlık gibi yoğun duygular yaşayabilirler. Bu süreç, kişinin benlik saygısının zayıflamasına neden olabilir. ​Kaygının Farklı Yüzleri ​Yaygın Anksiyete Bozukluğu yaşayan bireyler, uzun süre boyunca birçok farklı konuda kontrol edilemeyen bir kaygı hali içindedir. Bu kaygılar genellikle günlük yaşamın sıradan sorunlarına yöneliktir. Sürekli endişe hali; huzursuzluk, sinirlilik, kas gerginliği, uyku sorunları, yorgunluk ve dikkat dağınıklığı gibi belirtilerle birlikte görülür. Kişi, aslında bu kaygılar aracılığıyla ileride karşılaşabileceği sorunları önlemeye çalışmaktadır; ancak çoğu zaman bu çaba sonuçsuz kalır ve kaygı giderek artar. ​Ayrılma Anksiyetesi Bozukluğunda ise birey, bağlandığı kişilerden ayrılma düşüncesine karşı yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmayan derecede yoğun bir korku yaşar. Sevdiği kişilere bir şey olacağı düşüncesi, kaybolma, hastalanma ya da ölüm gibi senaryolar üzerinden şekillenir. Bu durum, kişinin evden çıkmak istememesine, yalnız uyuyamamasına ve ayrılık anlarında bedensel belirtiler yaşamasına yol açabilir. ​Anksiyetenin Temel Özellikleri ​Anksiyete bozukluklarında üç temel özellik göze çarpar: vücudun aşırı uyarılması (savaş-kaç tepkisi), kaygıyı azaltmak için yapılan kaçınma davranışları ve sürekli yinelenen olumsuz düşünceler. Bu düşünceler, hem geleceğe yönelik yoğun beklentiler hem de geçmişe dair takılıp kalmalar şeklinde ortaya çıkabilir. ​Bu bozuklukların gelişiminde erken yaşam deneyimleri önemli bir rol oynar. Çocuklukta yaşanan travmalar, ihmal, kayıp ve güvensiz bağlanma deneyimleri, kişinin dünyayı tehlikeli ve kendisini yetersiz algılamasına neden olabilir. Ayrıca nörotisizm gibi bazı kişilik özellikleri, bireyin stresle başa çıkma becerisini zayıflatabilir ve anksiyete gelişme riskini artırabilir. Bu nedenle, anksiyete bozukluklarının tedavisinde yalnızca belirtilerin değil, kişiyi bu duruma yatkın hale getiren temel etkenlerin de ele alınması büyük önem taşır. ​DSM-5’e Göre Anksiyete Bozuklukları ​Panik Bozukluk → Aniden gelen korku atakları ​Agorafobi → Yardım alamayacağını düşündüğü yerlerden korkma (asansör, otobüs vb.) ​Özgül Fobi → Belirli şeylerden aşırı korkma (yükseklik, hayvan, kan vb.) ​Sosyal Anksiyete → Başkaları tarafından yargılanma korkusu ​Yaygın Anksiyete Bozukluğu ​Ayrılık Anksiyetesi ​Panik ve Sosyal Anksiyete Yaşantıları ​Panik bozuklukta kişi ne yaşar? ​Kişi bayılacağını, öleceğini, çıldıracağını düşünür. Atak geçince bile “tekrar olur mu?” endişesi başlar. Bu yüzden bazı yerlerden kaçınır. ​Sosyal anksiyetede kişi ne yaşar? ​Kişi toplum içinde küçük düşmekten, rezil olmaktan korkar. Özellikle yüz kızarması, terleme ve titremenin görülmesinden çok rahatsız olur.
Ekleme Tarihi: 21 Kasım 2025 -Cuma

ANKSİYETENİN GÖLGESİNDE: KAÇINMA, KAYGI VE KİŞİSEL YETENEKLER

​Anksiyete bozuklukları, kişinin günlük yaşamını ciddi biçimde etkileyebilen ve farklı alanlarda işlev kaybına yol açabilen psikolojik rahatsızlıklardır. Bu bozukluklarda birey, kaygı uyandıran durumlardan genellikle kaçınır. Bu kaçınma davranışları zamanla sosyal yaşamı, iş performansını ve akademik başarıyı olumsuz yönde etkiler. Özellikle sosyal anksiyetesi olan kişiler, bir sosyal etkileşim sonrasında kendilerini ve davranışlarını aşırı derecede analiz edebilir, utanç, suçluluk ve pişmanlık gibi yoğun duygular yaşayabilirler. Bu süreç, kişinin benlik saygısının zayıflamasına neden olabilir.

​Kaygının Farklı Yüzleri

Yaygın Anksiyete Bozukluğu yaşayan bireyler, uzun süre boyunca birçok farklı konuda kontrol edilemeyen bir kaygı hali içindedir. Bu kaygılar genellikle günlük yaşamın sıradan sorunlarına yöneliktir. Sürekli endişe hali; huzursuzluk, sinirlilik, kas gerginliği, uyku sorunları, yorgunluk ve dikkat dağınıklığı gibi belirtilerle birlikte görülür. Kişi, aslında bu kaygılar aracılığıyla ileride karşılaşabileceği sorunları önlemeye çalışmaktadır; ancak çoğu zaman bu çaba sonuçsuz kalır ve kaygı giderek artar.

Ayrılma Anksiyetesi Bozukluğunda ise birey, bağlandığı kişilerden ayrılma düşüncesine karşı yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmayan derecede yoğun bir korku yaşar. Sevdiği kişilere bir şey olacağı düşüncesi, kaybolma, hastalanma ya da ölüm gibi senaryolar üzerinden şekillenir. Bu durum, kişinin evden çıkmak istememesine, yalnız uyuyamamasına ve ayrılık anlarında bedensel belirtiler yaşamasına yol açabilir.

​Anksiyetenin Temel Özellikleri

​Anksiyete bozukluklarında üç temel özellik göze çarpar: vücudun aşırı uyarılması (savaş-kaç tepkisi), kaygıyı azaltmak için yapılan kaçınma davranışları ve sürekli yinelenen olumsuz düşünceler. Bu düşünceler, hem geleceğe yönelik yoğun beklentiler hem de geçmişe dair takılıp kalmalar şeklinde ortaya çıkabilir.

​Bu bozuklukların gelişiminde erken yaşam deneyimleri önemli bir rol oynar. Çocuklukta yaşanan travmalar, ihmal, kayıp ve güvensiz bağlanma deneyimleri, kişinin dünyayı tehlikeli ve kendisini yetersiz algılamasına neden olabilir. Ayrıca nörotisizm gibi bazı kişilik özellikleri, bireyin stresle başa çıkma becerisini zayıflatabilir ve anksiyete gelişme riskini artırabilir. Bu nedenle, anksiyete bozukluklarının tedavisinde yalnızca belirtilerin değil, kişiyi bu duruma yatkın hale getiren temel etkenlerin de ele alınması büyük önem taşır.

​DSM-5’e Göre Anksiyete Bozuklukları

  • Panik Bozukluk → Aniden gelen korku atakları
  • Agorafobi → Yardım alamayacağını düşündüğü yerlerden korkma (asansör, otobüs vb.)
  • Özgül Fobi → Belirli şeylerden aşırı korkma (yükseklik, hayvan, kan vb.)
  • Sosyal Anksiyete → Başkaları tarafından yargılanma korkusu
  • Yaygın Anksiyete Bozukluğu
  • Ayrılık Anksiyetesi

​Panik ve Sosyal Anksiyete Yaşantıları

Panik bozuklukta kişi ne yaşar?

​Kişi bayılacağını, öleceğini, çıldıracağını düşünür. Atak geçince bile “tekrar olur mu?” endişesi başlar. Bu yüzden bazı yerlerden kaçınır.

Sosyal anksiyetede kişi ne yaşar?

​Kişi toplum içinde küçük düşmekten, rezil olmaktan korkar. Özellikle yüz kızarması, terleme ve titremenin görülmesinden çok rahatsız olur.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ozgunbakis.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.