Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Psk.Dilara Gökmen
Köşe Yazarı
Psk.Dilara Gökmen
 

Filistin: Kolektif Travmanın Psikolojisi ve İnsanlığın Sorumluluğu

Travmanın Bireyden Topluma Uzanan Yüzü Travma yalnızca bireyin zihinsel süreçlerinde açığa çıkan bir yara değildir. O, toplumların kolektif belleğine işleyen, kuşaklar boyunca aktarılan ve kültürel hafızayı şekillendiren derin bir izdir. Filistin’de her yıkılan yapı yalnızca fiziksel bir kayıp oluşturmaz; güven duygusunu, aidiyet bilincini, geleceğe dair umutları ve insan ruhunun kırılgan direncini de erozyona uğratır. Kuşaktan Kuşağa Aktarılan Acı Çocuğunu koruyamayan bir annenin çaresizliği, kaygısı ve korkusu istemeden de olsa sonraki kuşaklara aktarılır. Böylece travma, nesiller boyu süren bir mirasa dönüşür. Psikolojik araştırmalar, kolektif travmaların bireysel ruh sağlığını olduğu kadar toplumların kimliğini, kültürel sürekliliğini ve insanlığın ortak vicdanını da yeniden şekillendirdiğini göstermektedir. Sessizlik Zulmü Besler Filistin’de yaşanan şiddet ve yıkım, yalnızca oradaki bireyleri değil; küresel vicdanı da yük altına sokar. Tanıklık edilen acılar karşısında sessiz kalmak, travmanın döngüsüne bilinçli ya da bilinçsiz biçimde ortak olmak demektir. Bu sessizlik, zulmün devamını beslerken insan ruhunun kırılganlığını daha da derinleştirir. İnsanlığın Ortak Sorumluluğu İşte tam da bu noktada insanlığın sorumluluğu somutlaşır: Sessizliği kırmak, görmezden gelmeyi reddetmek ve travmanın yükünü paylaşmak. Bu, sadece etik bir zorunluluk değil; aynı zamanda ruhsal bir gerekliliktir. Empati, dayanışma ve adalet bilinci, hem bireysel hem de toplumsal iyileşmenin temel dinamikleridir. Vicdana Çağrı Filistin’deki her kayıp, her yaralı ruh, her sessiz çığlık, insanlığın vicdanına bir çağrıdır. Bu çağrıya yanıt vermek yalnızca mağdurların yaralarını onarmak için değil; kendi insanlık değerlerimizi ve psikolojik direnç kapasitemizi korumak için de gereklidir. Travma karşısında sessiz kalmak, sadece mağdurların değil, bizim de ruh sağlığımızın derin yara almasına yol açar. Son Söz: Umut Karanlığın Ortasında Filizlenir Her birimizin sorumluluğu açıktır: Sessiz kalmamak, görmezden gelmemek ve insanlığın ortak acısına sahip çıkmak. Travmanın zincirini kırmanın yolu, yalnızca dayanışma, bilinçli empati ve etik sorumlulukla mümkündür. Unutulmamalıdır ki umut, karanlığın ortasında filizlenen en güçlü dirençtir. Filistin için sesimizi yükseltmek, insan ruhunun iyileşme kapasitesine olan inancımızı canlı tutmak demektir.
Ekleme Tarihi: 18 Eylül 2025 -Perşembe

Filistin: Kolektif Travmanın Psikolojisi ve İnsanlığın Sorumluluğu

Travmanın Bireyden Topluma Uzanan Yüzü

Travma yalnızca bireyin zihinsel süreçlerinde açığa çıkan bir yara değildir. O, toplumların kolektif belleğine işleyen, kuşaklar boyunca aktarılan ve kültürel hafızayı şekillendiren derin bir izdir.

Filistin’de her yıkılan yapı yalnızca fiziksel bir kayıp oluşturmaz; güven duygusunu, aidiyet bilincini, geleceğe dair umutları ve insan ruhunun kırılgan direncini de erozyona uğratır.

Kuşaktan Kuşağa Aktarılan Acı

Çocuğunu koruyamayan bir annenin çaresizliği, kaygısı ve korkusu istemeden de olsa sonraki kuşaklara aktarılır. Böylece travma, nesiller boyu süren bir mirasa dönüşür.

Psikolojik araştırmalar, kolektif travmaların bireysel ruh sağlığını olduğu kadar toplumların kimliğini, kültürel sürekliliğini ve insanlığın ortak vicdanını da yeniden şekillendirdiğini göstermektedir.

Sessizlik Zulmü Besler

Filistin’de yaşanan şiddet ve yıkım, yalnızca oradaki bireyleri değil; küresel vicdanı da yük altına sokar.
Tanıklık edilen acılar karşısında sessiz kalmak, travmanın döngüsüne bilinçli ya da bilinçsiz biçimde ortak olmak demektir. Bu sessizlik, zulmün devamını beslerken insan ruhunun kırılganlığını daha da derinleştirir.

İnsanlığın Ortak Sorumluluğu

İşte tam da bu noktada insanlığın sorumluluğu somutlaşır: Sessizliği kırmak, görmezden gelmeyi reddetmek ve travmanın yükünü paylaşmak.

Bu, sadece etik bir zorunluluk değil; aynı zamanda ruhsal bir gerekliliktir. Empati, dayanışma ve adalet bilinci, hem bireysel hem de toplumsal iyileşmenin temel dinamikleridir.

Vicdana Çağrı

Filistin’deki her kayıp, her yaralı ruh, her sessiz çığlık, insanlığın vicdanına bir çağrıdır. Bu çağrıya yanıt vermek yalnızca mağdurların yaralarını onarmak için değil; kendi insanlık değerlerimizi ve psikolojik direnç kapasitemizi korumak için de gereklidir.

Travma karşısında sessiz kalmak, sadece mağdurların değil, bizim de ruh sağlığımızın derin yara almasına yol açar.

Son Söz: Umut Karanlığın Ortasında Filizlenir

Her birimizin sorumluluğu açıktır: Sessiz kalmamak, görmezden gelmemek ve insanlığın ortak acısına sahip çıkmak.

Travmanın zincirini kırmanın yolu, yalnızca dayanışma, bilinçli empati ve etik sorumlulukla mümkündür. Unutulmamalıdır ki umut, karanlığın ortasında filizlenen en güçlü dirençtir.

Filistin için sesimizi yükseltmek, insan ruhunun iyileşme kapasitesine olan inancımızı canlı tutmak demektir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (2)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ozgunbakis.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Devran GELENER
(18.09.2025 13:16 - #176)
Teşekkür ederiz değerli bilgileriniz için.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ozgunbakis.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Devran GELENER
(18.09.2025 13:16 - #177)
Teşekkür ederiz değerli bilgileriniz için.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ozgunbakis.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.