İnsan terapi seansında nasıl iyileşir?
Birçok insan terapiye başlarken, birkaç seansla hayatındaki tüm sorunların çözülmesini bekler. Bir tür mucize arayışı vardır: “Bir–iki görüşme yeter, her şey düzelsin.” Eğer biri size böyle vaatlerde bulunuyorsa, oradan uzaklaşın. Çünkü terapi mucize değil, bilimsel yöntemlerle işleyen bir süreçtir.
İnsan beyni en geç hastalanan ve en geç iyileşen organdır. Bu yüzden iyileşme sürecinin en az yarısı danışanın kendisine bağlıdır; sadece terapistin değil, sizin de emeğiniz gerekir.
Hayat sizi kendiliğinden değiştirmez; ama değişmeniz için farklı insanlar çıkarır karşınıza. Gelişmeniz için sizi zorlayan, olgunlaşmanız için size ders veren insanlar yollarınıza çıkar. Eğer sürekli aynı tür insanlarla karşılaşıyorsanız, demek ki hâlâ öğrenmeniz gereken şeyler vardır.
Terapi Sürecinde Neler Olur?
Psikoloğun odasında “sihirli bir değnek” yoktur. Ama süreç, adım adım şöyle işler:
- Şuur genişler. “Ben neden böyle davranıyorum?” sorusunun cevabını bulursunuz.
- Duygusal yük azalır. Yıllardır içinizde taşıdığınız duyguları paylaşarak hafiflersiniz.
- Yeni bakış açıları gelişir. Eski, zarar verici inançların yerine sağlıklı düşünceler kurarsınız.
- Kabul ve güven ortamı oluşur. Olduğunuz gibi kabul edildiğinizi hissettiğinizde, iyileşme başlar.
Beyin, yeni ve olumlu deneyimlerle birlikte taze nöron bağlantıları kurmaya başlar. Bu yüzden terapide “sağ beyinden sağ beyine” kurulan ilişki çok önemlidir.
İyileşme Bir Yolculuktur
İyileşme bir anda gerçekleşmez; adım adım, sabırla ilerler. Seanslar yalnızca yol gösterir. Asıl değişim, terapide öğrendiklerinizi hayatınıza uyguladığınızda ortaya çıkar.
İyileşme, bir yolculuktur. Ve bu yolun yarısı sizin sorumluluğunuzda…