Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Psk. Açelya Elçioğlu
Köşe Yazarı
Psk. Açelya Elçioğlu
 

Bağlanma Türleri ve Kişilik Psikopatolojisi

  İlk Bağların İzleri İnsanın hikâyesi, aslında ilk temaslarından başlar. Bir bebek, dünyaya gözlerini açtığında kendini kimin kucağında bulduysa, hayatı biraz da orada şekillenir. Psikolojide “bağlanma” dediğimiz kavram, sadece anne-bebek ilişkisiyle sınırlı değildir; kişinin kendine, başkalarına ve dünyaya dair temel inançlarının çekirdeğini oluşturur. Güvenli ve Güvensiz Bağlanma Bağlanma kuramı bize, güvenli ve güvensiz bağlanma biçimlerinin yaşam boyu ilişkilerimizi, hatta kişilik yapılanmamızı nasıl etkilediğini gösterir. Güvenli bağlanan bireyler genellikle ilişkilerde esnek, empatik ve uyumlu olurlar. Kaygılı ya da kaçıngan bağlanan bireyler ise ilerleyen yıllarda daha belirgin psikopatolojik örüntüler sergileyebilir. Kişilik Bozukluklarına Yansıması Sınırda kişilik özelliklerinde yoğun “terk edilme kaygısı” ve ani duygu değişimleri görülür; bu, erken dönemde tutarsız bakım veren figürlere bağlanma deneyimleriyle ilişkilidir. Narsistik kişilik özelliklerinde ise çocuklukta yeterince onay ve koşulsuz kabul görmeme, dışarıdan sürekli hayranlık bekleyen bir yetişkin kişiliğe zemin hazırlayabilir. Değişim Mümkün mü? Psikoterapötik müdahaleler, özellikle şema terapi veya bilişsel davranışçı yaklaşımlar, bireyin bağlanma biçimini daha güvenli bir alana doğru yeniden yapılandırmasına yardımcı olabilir. Sonuçta hepimiz, görünmez bağlarla birbirimize tutunuyoruz. Bu bağların kalitesi, yalnızca ilişkilerimizin değil, ruh sağlığımızın da taşıyıcı kolonlarını oluşturuyor. Son Soru Belki de kendimize sormamız gereken soru şu: Ben hangi bağla hayata tutunuyorum? Ve bu bağ bana iyi geliyor mu?  
Ekleme Tarihi: 28 Ağustos 2025 -Perşembe

Bağlanma Türleri ve Kişilik Psikopatolojisi

 

İlk Bağların İzleri

İnsanın hikâyesi, aslında ilk temaslarından başlar. Bir bebek, dünyaya gözlerini açtığında kendini kimin kucağında bulduysa, hayatı biraz da orada şekillenir. Psikolojide “bağlanma” dediğimiz kavram, sadece anne-bebek ilişkisiyle sınırlı değildir; kişinin kendine, başkalarına ve dünyaya dair temel inançlarının çekirdeğini oluşturur.

Güvenli ve Güvensiz Bağlanma

Bağlanma kuramı bize, güvenli ve güvensiz bağlanma biçimlerinin yaşam boyu ilişkilerimizi, hatta kişilik yapılanmamızı nasıl etkilediğini gösterir.

  • Güvenli bağlanan bireyler genellikle ilişkilerde esnek, empatik ve uyumlu olurlar.
  • Kaygılı ya da kaçıngan bağlanan bireyler ise ilerleyen yıllarda daha belirgin psikopatolojik örüntüler sergileyebilir.

Kişilik Bozukluklarına Yansıması

  • Sınırda kişilik özelliklerinde yoğun “terk edilme kaygısı” ve ani duygu değişimleri görülür; bu, erken dönemde tutarsız bakım veren figürlere bağlanma deneyimleriyle ilişkilidir.
  • Narsistik kişilik özelliklerinde ise çocuklukta yeterince onay ve koşulsuz kabul görmeme, dışarıdan sürekli hayranlık bekleyen bir yetişkin kişiliğe zemin hazırlayabilir.

Değişim Mümkün mü?

Psikoterapötik müdahaleler, özellikle şema terapi veya bilişsel davranışçı yaklaşımlar, bireyin bağlanma biçimini daha güvenli bir alana doğru yeniden yapılandırmasına yardımcı olabilir.

Sonuçta hepimiz, görünmez bağlarla birbirimize tutunuyoruz. Bu bağların kalitesi, yalnızca ilişkilerimizin değil, ruh sağlığımızın da taşıyıcı kolonlarını oluşturuyor.

Son Soru

Belki de kendimize sormamız gereken soru şu:
Ben hangi bağla hayata tutunuyorum? Ve bu bağ bana iyi geliyor mu?

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ozgunbakis.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.