Masum görünen şakalar, kırıcı davranışlar ya da şiddete varan eylemler… Akran zorbalığı, artık yalnızca okul koridorlarında değil; sosyal medya ve dijital platformlarda da karşımıza çıkıyor.

Uzman Psikolog Sena Sivri, empati eksikliği, aile içi iletişim sorunları, sosyal becerilerde yetersizlik ve medyada şiddetin normalleştirilmesinin bu artışta büyük rol oynadığını belirtiyor.

1. Çocuğunuza bağırıp aşağılamayın
Ebeveynlerin sosyal ilişkilerindeki tutum, çocuk için doğrudan model olur. Evde şiddetten uzak iletişim, çocuğun benzer tutumları benimsemesini engeller.

2. Yargılamadan konuşun, açık iletişim kurun
“Bugün seni üzen bir şey oldu mu?” gibi açık uçlu sorular, çocuğun yaşadıklarını paylaşmasını kolaylaştırır.

3. Öğretmen ve okul yönetimiyle temasta olun
Velilerin öğretmenlerle düzenli iletişimde olması, zorbalıkla mücadelede başarıyı artırır.

4. Güvenli alanlar oluşturun
Rehberlik odaları, güvenli oyun alanları ve yeterli öğretmen gözetimi zorbalığı %30 azaltabilir.

5. Empati kazandırın
Finlandiya’daki KiVa programı, empati eğitiminin zorbalık oranlarını ciddi oranda düşürdüğünü kanıtladı.

6. Siber zorbalık konusunda bilinçlendirin
Çocuklara “Paylaşmadan önce iki kez düşün” alışkanlığı kazandırmak, dijital zorbalığı önlemede kritik.

7. Belli etmeden gözlemleyin
Zorbalığa maruz kalan ya da uygulayan çocukların her ikisi de erken dönemde psikolojik destek almalıdır.

Akran zorbalığı sadece bireysel değil, toplumsal bir sorun.
Çocukları dikkatle gözlemlemek, açık iletişim kurmak ve profesyonel destek almak; gelecekte oluşabilecek derin yaraların önüne geçmenin en etkili yolu.